Uçak yolculuğu devletimizin hizmet ağına yaptığı olağan üstü katkıların etkisi ile çok yaygınlaştı. Yurt içi yurt dışı fark etmiyor havaalanları ve uçaklar kapasitelerini zorlayarak bu talebe cevap vermeye çalışıyor. Bende yolculuklarımın büyük kısmını uçakla yapar oldum.
Havada şu anonsu çok işitmişsinizdir. Uçağımızda hekim yolcularımız varsa lütfen bildirsin diye. Son seyahatimde de böyle bir anons ile karşılaşınca en arkada oturduğum için etrafıma bir baktım. Anonsa cevap verilmediğini görünce de ayağa kalktım ve görevlilerin olduğu yere doğru hızla yürüdüm. Orta sıralarda koridorda birkişi. Kırklı yaşlarda eli kalbinde, kaygılı ve sıkıntısı yüzüne yansımış.
İsminin Ömer olduğunu ve kalp krizi geçirdiğini çok acil yardıma muhtaç olduğunu dil ve beden dili ile söyleyerek yardımcı olmamı istedi. Elbette yardımcı olmalıyım. Mesleki ahlakım ve insani yönüm başka bir davranışa zaten müsait değil.
Ömer beyin yanına diz çökerek bir taraftan sorduğum soruların cevabını alırken diğer taraftan muayeneye başladım bile. Hekimlik, hem çok dikkatli olmayı, hem de risk almayı birlikte icra etmeyi gerektiren ve ani kararları da yerinde ve zamanında almamıza odaklı sanatsal meslek. Duygu da, bilgi de, sezgi de çok ama çok önemli.
Tecrübem değerlendirmelerim ve muayene bulgularıma göre Ömer Bey panik atak hastası idi. Görevli arkadaşlara acil inişe gerek olmadığını ve Ömer beyi sağ salim normal inişle havaalanına ulaştırabileceğim bilgisini verdim. Hastamızın yanındaki koltuğa oturarak muayenemin detaylarını tamamlamaya başladım.
İnsan durup dururken niçin kalp krizi ya da beyin felci ya da beyin kanaması geçirdiğini ve ölüme doğru yolculuğunun başladığı algısına kapılır ki? Niçin olmadığı halde bu algıların girdabından kurtulamaz? Sorular daha da artırılabilir ancak sebep belli. Bu durumu biz biyolojik ve psikolojik bir hastalık olarak kabul ediliyoruz.
İşin içinde beyinden salgılanan adrenalin nor adrenalin seratonin hatta dopamin gibi kimyasal maddelerin dengesinin bozulması var. Panik atakta görülen belirtiler bu dengesizliğin sonucu oluşan düzensizlikler le yaşanıyor. Daha nadir olarak ta troid bezi kan şekeri düzensizliği, kansızlık ve bazı enfeksiyon hastalıkların dada meydana gelen anomalilerlede provoke olabilir.
Hastaların yakınmaları oldukça fazla da olabilir. Ömer beyde olduğu gibi sadece kalp krizi geçiriyorum diye bize müracaat da edebilir. Gelen hastalarımızı hassas hekimlik terazimizde tartıp sorunun kaynağını bulduktan sonra tedavisi tamamen iyi kurgulanmış sağlam temelli hekim hasta ilişkisine bağlı olarak başarı ile yapılabilir.
Sabır ve sebat gerektiren tedavi sürecinde kurallara uymak gerekir. Hastalık bulgularını ulu orta yerlerde paylaşmak, hastalıkla ilgili bilgiler almak için sosyal medyadan faydalanmaya çalışmak yada insanların dertlerini ızdıraplarını paylaşmaya dinlemeye devam etmek şifa sürecini geciktirir.
Panik atak ya da panik bozukluk hastalığının tedavisinde ilaçların yanında bitkileri akupunkturu hacamatı hatta psikoterapi gibi destekleri de kullanarak tedavi sürecini kısaltabilir ve kalıcı şifaya vesile olabiliriz. Sağlık ve mutluluk dileklerimle.